Duyusal Süreçlerin Nörogelişim Üzerindeki Etkisi
Dünyayı anlamaya anne karnında başlarız. Anne karnında gelişmeye başlayan duyular, bizi doğumdan sonra dünyaya hazırlamak için gelişir. 8 duyumuzun her biri; dokunma, görme, işitme, koklama, tat alma, vestibuler (başımızın hareketiyle aktifleşen iç kulaktaki reseptörler ile yerçekimi, hız, hareket, denge, görsel-uzamsal algı hakkında bilgi edindiğimiz duyu sistemi), propriosepsiyon (kas ve eklemlerimizde bulunan reseptörler aracılığıyla vücudumuzun boşluktaki hareketi hakkında bilgi edindiğimiz duyu sistemi), interosepsiyon (iç organlarımız ve fizyolojik durumlar hakkındaki bilgiyi merkezi sinir sistemine ileten duyu sistemi); dünyayı algılamamıza, adapte olmamıza ve dolayısıyla nörogelişim üzerinde doğrudan etkilidir. Etrafımızda olan biteni anlamak ve cevap geliştirmek, duyuların algıya ve harekete dönüşmesi sayesinde gerçekleşir. Örneğin, bize doğru gelen bir topu fark ettiğimizde onunla ilgili detayları da fark ederiz. Merkezi sinir sistemimizin oluşturduğu cevap toptan kaçmamız ise; kaçmak için görme duyumuz, vestibuler duyumuz, propriosepsiyon duyumuz çalışır. Topu görürüz, topun hızını, geliş yönünü, nereye gidebileceğini öngörürüz; başka bir yere doğru harekete geçeriz.
Nörogelişim, duyulardan aldığı bilgiyle gelişir. Bebek annesini koku duyusu ve dokunma duyusuyla tanır, güven geliştirir. Emmek, annesiyle arasındaki güven ve bağlanma duygusunu geliştirmenin yanı sıra ağız içi reseptörlerini de aktive ederek, sakinleşmeyi sağlaması için ona yardımcı olur. Nörogelişimde her basamak bir sonraki beceri için alt yapı oluşturur.
Örneğin; sakinleşme becerisini kazanmaya başlayan 0-3 ay arası bebekten aynı zamanda beklenen, kendini zorlayarak yüzüstü pozisyonda başını kaldırma becerisini kazanmasıdır.
Bu sırada;
- Görme, vücut farkındalığı ve baş hareketiyle aktifleşen vestibuler duyu aktif olarak çalışır.
- Bu da, diğer bir basamak olan dönmelere altyapı hazırlayacaktır.
- Dönmeler, vücudun iki yarısının ayrı ayrı daha aktif çalışması gereken, baş hareketlerinin daha fazla olduğu ve dolayısıyla vestibuler duyunun uyarana daha fazla maruz kaldığı bir basamaktır.
- Bu basamaklarda vestibuler duyuda var olan bir hassasiyet, özellikle emekleme basamağının gecikmesine ya da gerçekleşmemesine sebep olabilir.
- Emekleme, yerçekimine doğru gövdenin aktif olarak eğilmesi ve başın yerçekimine karşı aktif olarak kaldırılması gereken bir basamaktır. Önemli bir basamaktır çünkü vestibuler duyunun gelişmesini destekler, vücudun sağ ve sol yarısının birbiriyle koordinasyonunu geliştirir dolayısıyla beynin sağ ve sol yarısı arasındaki sinaptik bağlantıları arttırır, beyin gelişimini destekler.
- Emekleme basamağında gövde hareket çeşitliliğini arttırmış; vücut farkındalığı ve vestibuler duyusunu geliştirmiş; vücudun iki yarısına ayrı ayrı ve çeşitlendirilmiş hareketlerle ağırlık aktarmayı başarmış bir bebek, artık güvenli yürüyüşe daha hazır hale gelmiştir.
Nörogelişim bir bütün halinde gerçekleşir. Dünyaya ve etrafa adapte olmayı sağlayan en önemli parçası da duyuları amacına uygun işlemlemektir. Amacına uygun işlemlenememiş duyular, nörogelişimi sekteye uğratır; zamanla çocuğun kendini yeni deneyimlere ve iletişime kapatması, sık karşılaşılan bir durumdur. Böyle bir durumda duyu bütünleme eğitimi almış fizyoterapist ya da ergoterapistlere başvurulması ve nörogelişimi sekteye uğratan durumların analizi sonucuna göre çalışılması gerekmektedir.
Şanslısınız fizyoterapistiniz burada!
Bu yazı dizisinin birinci bölümünü okumak için lütfen buraya tıklayın.