Beyin Tümörlerinde Sanal Rehabilitasyon

Son on yılda uygulanan tedavilerle beyin tümörü olan çocukların hastalık seyri, olumlu yönde gelişmiştir. Fakat radyoterapi uygulaması; vücutta hormon salgılayan birçok salgı bezini kontrol eden endokrin sistemi etkileyerek, büyüme ve bilişsel fonksiyonlara zarar verebilir. Bilişsel fonksiyonlar, zekânın işleyişiyle ilgili becerilerdir.  Zekânın işleyişiyle ilgili değerlendirmeyi sağlayan bilinç, bellek, algılama, soyut düşünce, yargılama, dikkat gibi zekâ ve yönetici işlevlerine bilişsel fonksiyon diyebiliriz.

Sağlıklı genç erişkinlerde yapılan çalışmalar, bilgisayar (video) oyunlarının bilişsel kapasiteyi geliştirebildiğini göstermektedir.  Son yıllarda bilgisayar oyunlarının fizyoterapide kullanımı da bununla paralel olarak oldukça yaygınlaştı ve hastalar tarafından kabul gören ayrıca hasta motivasyonunu arttıran bir uygulama haline geldi. Özellikle, Nintendo Wii isimli oyun, sanal gerçeklik prensibine dayalı olup sanal rehabilitasyonda kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Sanal gerçeklik; kişinin sanki başka bir evrendeymiş gibi hissetmesini sağlayan, bilgisayar tarafından verilen ortamın gerçek hayata görsel ve fiziksel olarak aktarılmasıdır.

Gelin birlikte, konuyla ilgili yapılmış bir çalışmanın detaylarına bakalım;

2017 yılında, İsveç’te yapılan bir çalışmada; beyin tümörü olan ve radyoterapi tedavisi gören hastalarda aktif video oyunlarının bilişsel işlevleri geliştirmek ve günlük yaşam aktivitelerinin yürütülmesini iyileştirmek üzerine etkisi araştırılmıştır.

Fiziksel aktivitenin, insanlarda bilişsel işlevleri arttırabildiği bilinmektedir. Buradan yola çıkarak yapılan bu çalışmada, fiziksel olarak aktif video oyunlarının bilişsel işlevleri geliştirebileceğini ve çocukluk çağı beyin tümörleri hastalarında günlük yaşam aktivitelerini geliştirebileceği varsayılmıştır.

Çalışma; 1 ila 5 yaş arasında beyin tümörü tedavisini tamamlamış, 7-17 yaş arası, 13 çocuk üzerinde yapılmıştır.  Günde en az 30 dakika, haftada 5 gün, 10-12 hafta boyunca Nintendo Wii konsol oyunu kullanılmıştır.

Yapılan çalışma sonucu bilişsel işlevlerde anlamlı bir fark bulunamamıştır. Fakat seçici dikkat ve sürekli ilgide iyileşme eğilimleri görülmüştür.

Motor ve process (planlama becerisi)  becerilerini değerlendirmek için kullanılan anket sonucunda, Nintendo Wii konsol oyununun motor fonksiyonlar üzerine etkisi olmamasına rağmen , planlama becerilerini geliştirme üzerine katkısı olduğu görülmüştür.

Bilişsel fonksiyonlar bizim için çok önemlidir. Her ne kadar motor fonksiyonların gelişmediği gösterilse de bilişsel beceriler için bu tarz rahatsızlıkların tedavisinde, uzman bir fizyoterapist eşliğinde  bilgisayar oyunlarına yer verilebilir.

(AMPS – Assesment of motor and process skills anketi)

Büşra Postallı YÖRÜK, Fizyoterapist (Fizyoterapistinizle ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız.)

[Effects of physically active video gaming on cognition and activities of daily living in childhood brain tumor survivors: a randomized pilot study] makalesinden alıntı yapılmıştır.
Sabel M,  Sjölund A,  Broeren J,  Arvidsson D,  Saury JM, Gillenstrand J, Emanuelson I, Blomgren K, Lannering B. Effects of physically active video gaming on cognition and activities of daily living in childhood brain tumor survivors: a randomized pilot study, Neuro-Oncology Practice, 2017.
https://academic.oup.com/nop/article/4/2/98/2631789

Postür Hikayesi

Ortopedik ve Spor Fizyoterapi Dergisinin son sayısında yayınlanan makale; hastalar, klinisyenler, medya ve toplum tarafından sıklıkla tartışılan postür hakkında yaygın inançlarımızı, bilimsel kanıt ışığında mercek altına alıyor.

“Yanlış” oturmak, ayakta durmak ve öne eğilmenin omurga ağrılarına sebep olduğu yaygın bir inanç. Duruşunuzu düzelterek ağrılarınızı geçirmeyi vaat eden birçok sağlık hizmeti ve ürün bulunmasına rağmen duruşunuzun, ağrı ve sakatlanmalar ile ilişkisini açıklayan bir kanıt bulunmuyor.

Postürle ilgili sahip olduğumuz yaygın inançları şöyle sıralayabiliriz;

  • Kambur durmak, öne eğik oturmak, eğilip doğrulmak omurga için kötüdür. Bu yüzden dik oturmalı ve eğilip doğrulurken omurgayı düz tutmalıyız.
  • Omurga ağrılarından korunmak için karın ve bel bölgesindeki ‘core’ kaslarımızı güçlü tutmalı ve eğilip doğrulurken ağırlık kaldırırken sıkmalıyız.

Ağrının, dik durarak ya da “doğru” hareket ederek önlenebileceğine dair medyada birçok yayın görüyoruz. Ancak duruşumuz, oturuşumuz ve öne eğilip doğrulma ve ağır kaldırma ile ağrı arasında ilişki olduğuna dair bir kanıt bulunmuyor.

Aksine bu tarz uyarıların, daha fazla korku ve olumsuz inançlara sebep olarak hareketle ilgili bir korku kültürü yarattığını artık biliyoruz.

Ağrı şikayeti olan kişilerde postür değerlendirmesi; fizyoterapist ile hasta arasında bir ilişki kurulmasına yardımcı olurken gerilim, koruyucu hareketler, rahatsızlık ve ruh hali ile ilgili bize genel bilgi sağlar.

Ağrı şikayeti olmayan birinde postür değerlendirmesi ile ağrıyı önleme arasında bir ilişki olmadığı bulunmuştur.

Omurga sağlığı ile ilgili kullandığımız “dil” in önemi güncel çalışmalarda gösteriliyor; “Dik otur / Dik dur”, “Oturmak senin için kötü”, “Postürün bozuk” gibi ifadeler fazlasıyla yaygın olmakla beraber omurga ağrıları ile bir ilgileri yok! Aksine, sadece vücudumuzla ilgili olumsuz bir algı oluşturarak, üzerimizde gereksiz bir stres yaratıyorlar.

Hepimiz ince ayrıntılarda birbirinden farklı bedenlere sahibiz, herkes için doğru tek bir duruş, oturuş ya da hareket şekli bulunmuyor.

Bunun yerine herkesi “kendi rahat ettiği” şekilde oturmaya, ayakta durmaya ve hareket etmeye teşvik etmek en faydalı yaklaşım olacaktır.

Sağlığınız için; Fizyoterapistiniz burada.

Zeynep SEYRAN, Fizyoterapist (Fizyoterapistinizle ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız.)

[“Sit Up Straight”: Time to Re-evaluate] makalesinden alıntı yapılmıştır.
Slater D, Korakakıs V, O’sullıvan P, Ther GD, Nolan D, O’sullıvan K, Ther M. “Sit Up Straight”: Time to Re-evaluate, J Orthop Sports Phys Ther , 2019.