YAZI DİZİSİ: Nörogelişimin Temel Parçaları – 3

YAZI DİZİSİ: Nörogelişimin Temel Parçaları – 3

FARKINDALIK

Daha önce nörogelişimin iletişim ve duyusal süreçleriyle ilgili parçalarından bahsetmiştik. Bu yazımda biraz farkındalıktan bahsetmek istiyorum.

Gözümüzü kapattığımızda, o an vücudumuzun hangi pozisyonda nasıl durduğu bilgisini beynimize beden farkındalığı duyumuz sağlar. Böylece bacağımız nerede, kolumuz nerede, ağırlığımız daha çok hangi tarafta gibi konularda beyine bilgi akışı olur. O kadar önemlidir ki, bu duyunun çeşitli sebeplerle beyin tarafından yeterince işlenememesi kişinin iletişim becerilerinden, dikkat süresi, öğrenme biçimi ve zamanla karakterine kadar kişilik özelliklerinin birçoğu üzerinde etkili ve belirleyicidir.

Nörogelişimde farkındalık denince belki ilk akla gelen beden farkındalığı olsa da gelişimsel sürecin devamı için başka farkındalıklardan da bahsetmeliyiz. Örneğin; içinde bulunduğu süreci fark etme, problemi fark etme, çözümü fark etme. Bana göre yeni deneyimlerin ilk basamağı, harekete geçmek ve daha da önemlisi onu sürdürmek için bir sebep yani motivasyon. Ama çocuğun ilerlemesini sağlamak için gereken beceri, problemi fark etme ve çözmeye çalışırken yeni deneyimlerle repertuarını geliştirmesidir. Burada problem olarak bahsettiğim durum, çocuğun yenilikleri keşfetmemek üzere gösterdiği davranış problemlerinden, bedeninin kısıtlı kullanıma kadar herhangi bir durum olabilir.  Örneğin; yerden ne kadar yüksekte olduğunu, vücudu hareket ettiğinde boşlukta nereye doğru hareket ettiğini tam fark edemeyen bir çocuk; gözüne kestirdiği nesneye de gitmek için plan yaparken kendinden çok emin olduğu, az sayıda hareketle ulaşmayı deneyecektir. Bu da, bedeniyle oluşturabileceği yeni koordinasyonları, zengin hareket repertuarı fırsatını kaçırmasına sebep olacaktır.

Nörogelişim basamaklarında belli bir basamakta kalmış bir çocuğun, neden ilerleyemediğini fark etmemesinin bir nedenini de, buna gerek duymaması olarak düşünebiliriz. Örneğin, istediği nesneye ulaşmak için popo üstünde ilerleyerek giden bir bebek, emeklemeye ihtiyaç duymaz. Halbuki emekleme basamağında bir bebeğin kazanımları ona ileriki zamanlarında bile katkı sağlayacak becerilerdir. Çocuğun, kullandığı çözümü neden tercih ettiği ciddi bir analiz işidir. Az önceki örnekte bahsettiğim popo üstü giden çocuğun bu çözümü tercih etmesinin en önemli sebebi olarak başını ve gövdesini yerçekimine doğru eğmekten tedirgin olduğunu düşünebiliriz. Yeni şeyler deneyimleyebilmesi için kullanmayı seçtiği bu çözümün her seferinde işe yaramayabildiği farkındalığına ulaştırmak ona özel bazı stratejiler kullanılarak gerçekleştirilir. Bu çocuğa özeldir ve bir uzman tarafından aileye rehberlik verilmesi gereken bir konudur. Ancak bu farkındalığa ulaşan çocuk, özellikle onun gelişimine uygun ve onun için seçilmiş yeni hareketleri keşfe hazır demektir.

Çocuklara bu farkındalığı ve fikir yürütmeyi sağlamak, gelişimlerinin önünde bulunan engellerinden birçoğunun kendiliğinden kalkmasına katkı sağlayacaktır.

  • Bedenini, bedeninin tüm parçaları ile ilgili meydana getirebileceği kombinasyonları,
  • Bu kombinasyonları oluşturabileceği farklı yükseklikleri ve alçaklıkları,
  • Bu kombinasyonları hangi problemlerin çözümlerinde kullanabileceğini fark etmesi;

Onun hem iç dünya hem de dış dünya arasındaki bağlantıları arttıracaktır. Bu durum her seferinde beyninde yeni süreçler başlatmasını sağlayacak ve gelişiminin bilişsel, duyusal, fiziksel, iletişimsel bileşenlerin bütününde gerçekleştirecektir.

Dört bölüm üzerinden planladığım yazı dizimin bundan önceki iki bölümünde iletişimden, motivasyondan, duyusal süreçlerin e etkisinden bahsettik. Bundan sonraki bölümde ise çeşitlendirmelerin nörogelişim üzerindeki etkisinden bahsedeceğiz. Çeşitlendirme derken neleri kastediyorum? Merak edenleri bir sonraki yazıma bekliyorum …

Şanslısınız fizyoterapistiniz burada!

Özge BULUT YILMAZ, Fizyoterapist (Fizyoterapistinizle ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız.)  

Bu yazı dizisinin birinci bölümünü okumak için buraya, ikinci bölümünü okumak için buraya tıklayın lütfen.

KAYNAKÇA:
1- Greenspan S.I. Bebeklerde ve Çocuklarda Sağlıklı Ruhsal Gelişim. Özgür Yayınları, 2006.
2- J.P. MAES. MAES Therapy Handbook.
3- Anat Baniel, Sınırlarını Aşan Çocuklar, 3. Baskı. Doğan Kitap, 2016.
4-  Moshe Feldenkrais. Awareness Through Movement, HarperOne, 2009.

 

Quadriceps Güçlendir-me!

Dizi ağrıyanların dikkatine, lütfen bacak kaslarınızı GÜÇLENDİRMEYİN.

Diz çevresinde ağrı şikayetine çare aradığınızda, sıklıkla şöyle bir süreçle karşılaşırsınız. Hekime başvurursunuz -büyük ihtimalle ortopedi hekimi- şanslıysanız muayene olursunuz, MR çekilir, MR raporunuzda şöyle ifadeler olabilir; medial/lateral menisküs … grade 2 dejenarasyon, eklem boşluğunda artmış effüzyon vs.

Öncelikle MR raporunda yazılanların, klinik bir değerlendirme olmadan tek başına bir anlamı olmadığının altını çizmek isterim. MR görüntülerinin hata payı çok yüksektir. Son bir yıl içinde iki kez şununla karşılaştım, travma sonrası diz ağrısı ile bana başvuran iki kişinin MR raporlarına göre ön çapraz bağlarında tam kopma görüntüsü vardı. Ancak klinik tabloları kopuk bir bağ ile örtüşmüyordu, ki hekimleri de aynı şeyi söylemişti. Sonuçta çekilen ikinci MR’da ikisinde de aslında bağın kopuk olmadığı ortaya çıktı. Ayrıca yapılan çalışmalarda, hiçbir şikayeti olmayan kişilerin diz MR görüntülerinde de bu bulgulara rastlanabildiğini görüyoruz.

Bu basamağın sonrasında fizyoterapiye yönlendirilebilirsiniz. Başvuracağınız fizyoterapi kliniği ve fizyoterapiste göre alacağınız tedavi değişiklik gösterebilir. Ama bir şey değişmez; merdiven ve yokuşlardan kaçınmanız ve bacağın üst kısmında kalan quadriceps kaslarını güçlendirmeniz üzerine basa basa önerilir.

Quadriceps kasları kalçanızdan diz kapağının altına kadar uzanan, bacağın üst-ön tarafını kaplayan ve dizi düzleştirme hareketini yapmanızı sağlayan oldukça büyük bir kas grubudur. Bu kas diziniz yaralandığında ya da mesela ameliyat olduğunuzda -bağ tamiri ya da belki protez- otojenik inhibisyon dediğimiz bir durum gelişir. Sinir sisteminden bu kasa giden uyarılar durur. Bu, vücudun diz eklemini iyileşene kadar korumaya almak için yaptığı doğal bir tepkidir. Doğal olarak dizdeki büyük yaralanma ve ameliyatlardan sonraki rehabilitasyon sürecinde, quadriceps kasının yeniden çalışmasını sağlamak ve gücünü korumak öncelikli bir adım olarak yer alır.

Fakat yaralanma ya da ameliyat söz konusu olmayan, kronik diz ağrısı tablosunda da -patellofemoral ağrı sendromu olarak duyabilirsiniz- benimsenen quadriceps güçlendirme tavsiyesi, aslında bu durumda dizin üzerindeki baskıyı artırarak şikayetleri artırabilir. Bu durumda hiçbir iyileşme olmayabilir.

Belirgin bir yaralanmanın olmadığı diz ağrılarında şikayetlerin kaynağı sizi korumaya çalışan sinir sisteminizdir. Dizin üzerinde dengesiz ve fazla bir yüklenme olduğunu ve eğer böyle devam ederseniz incinebileceğinizi size haber vermeye çalışıyordur. Bacakta temel olarak dört yönde hareket sağlayan kaslar bulunur içe-dışa-öne ve arkaya. Quadriceps ön grup. Doğal olarak dört yönde iş yapan bir mekanizmanın (diz) sadece bir yönde güçlendirilmesi yine bu dengesiz yüklenmeyi artırmaya hizmet edecektir.

O zaman her yönde mi güçlendirelim? 

Diğer bir nokta ise; aslında eklemlerini normal açıları içerisinde hareket ettirebilen bir kişide gerçek bir kas güçsüzlüğünden bahsedemeyiz. Ancak kondisyonu olmayabilir ama bu da günlük yaşamı sürdürmenize engel olmaz ve ağrıya sebep olmaz. Burada sorun kasların çalışma sıralamasının bozulmasıdır. Hareketlerimiz beyinde kalıplar halinde kayıtlıdır. Adım atarken hangi kasın ne zaman ne kadar çalışacağı belirlidir ve her adım atışınızda kaslara otomatik olarak uyarı gider. Bu kayıtları normalde en az enerji harcayacak ve eklemlere en az yük bindirecek şekilde oyun çağında ediniriz. Yeterince hareket etmemek ve sakatlanmalar başta olmak üzere bazı faktörler bu kayıtların değişmesine sebep olabilir. Hayatın bir döneminde daha fazla enerji harcayarak ekleme yük bindiren hareket etme yollarını alışkanlık haline getirebiliriz.

Bu durumda sorunun kalıcı çözümü dengeyi bozan hareket alışkanlığının ne olduğunu bulup onu düzeltmektir. Dizde en sık karşılaşılan durumlar; bacağı arkaya doğru hareket ettiren kalça kaslarının ve bacağın iç tarafındaki kasların zamanında çalışmaması, yükün daha çok bacağın ön tarafındaki quadriceps kasına aktarılmasına sebep olabilir. Quadriceps üzerindeki yükün artmasıyla oluşan gerginlik diz kapağındaki baskıyı da artıracaktır. Güncel çalışmalar diz ağrısı olan kişiler için kalça kaslarına yönelik gövdeyi de kapsayan fonksiyonel çalışmaların quadriceps güçlendirme egzersizlerinden daha etkili olduğunu gösteriyor.

Bu tür bir diz ağrısı şikayetinde, hangi kasın işini yapamadığını bulmak ve bu kasın yeniden doğal zamanlamasında çalışmasını sağlamak dizin üzerindeki yükü alacağından şikayetlerin ortadan kalkmasını ve kişinin yeniden günlük işlerini rahatlıkla yerine getirmesini sağlayacaktır.

Bedenin kullanım alışkanlıklarındaki değişiklikler basit testlerle tespit edilebilir ve yine basit çalışmalarla kısa sürede dönüştürülebilir. Belirttiğim üzere bunlar kasları güçlendirmeye yönelik yapılan egzersizlerden farklıdır. Motor öğrenme ve otomatizasyon prensiplerine dayanan, beden ve nefes farkındalığına odaklanan fonksiyonel çalışmalardır.

Belirgin bir sebebi olmayan diz ağrılarınızda kaslarınızın en az enerji harcayarak eklemlere en az yükü bindirmesi için nasıl çalıştırabileceğinizi bir fizyoterapist yardımıyla keşfedebilirsiniz.

Şanslısınız Fizyoterapistiniz burada!

Zeynep SEYRAN, Fizyoterapist (Fizyoterapistinizle ilgili detaylı bilgi almak için lütfen tıklayınız.)

KAYNAKÇA:
  1. Bokaeian HRBakhtiary AHMirmohammadkhani MMoghimi J. Quadriceps strengthening exercises may not change pain and function in knee osteoarthritis, J Bodyw Mov Ther, 2018.
  2. Petersen WEllermann AGösele-Koppenburg ABest RRembitzki IVBrüggemann GP.  Patellofemoral pain syndrome, Liebau CKnee Surg Sports Traumatol Arthrosc , 2014.
  3. Khayambashi KFallah AMovahedi ABagwell JPowers C. Posterolateral hip muscle strengthening versus quadriceps strengthening for patellofemoral pain: a comparative control trial,  Arch Phys Med Rehabil, 2014.
  4. Barton CJLack SMalliaras PMorrissey D. Gluteal muscle activity and patellofemoral pain syndrome: a systematic review, Br J Sports Med, 2013.